Haberler

Taksim Tramvayı yayın hayatına başladı

Sığınmacı Hakları Platformu aktivistleri Yıldız Önen ve Gülsüm Ekinci’nin sunuculuğunu yaptıkları, Serbestiyet’in yeni programı Taksim Tramvayı yayın hayatına başladı.

İlk programın konuğu avukat Gülden Sönmez, Filistin’de yaşanan soykırıma karşı yapılan mücadelenin önemini anlattı.

Programın açış konuşmasında Yıldız Önen kendilerinin savaş, darbe gibi olaylara karşı olduklarını, bunlara karşı mücadele ederken din, dil, ideoloji gibi farklılıkların bir yana bırakılması gerektiğini söyledi. Beraber mücadele etmenin önemine değindi. 2000’lerden beri bu mücadelelerin içinde bulunan bireyler olduklarını, Taksim Tramvayı programının, Türkiye’de var olduğu söylenen kutuplaşmayı kırmaya çalışan, birlikte mücadeleyi savunan insanların sesi olmaya çalışacağını belirtti.

Gülden Sönmez konuşmasında vicdanların birleştiriciliğine vurgu yaptı ve şunları söyledi: “Nihayetinde aynı acılara gözyaşı döküyoruz, sevincimiz ortak. Son bir aydır görüyoruz, bütün dünyanın sokaklarında Avrupa’da, Amerika’da, Asya’da insanlar zulme karşı birlikte yürüyor. Biz kendi içimizde çok kavga eder bir görüntüde olsak da, aslında geçmişte birlikte pek çok eylemler yaptık. Şimdi de eylemlerimize, sözlerimizi söylemeye devam ediyoruz. Taksim Tramvayı, birleştirici ve mücadeleci bir konsept olarak çok olumlu olacaktır.”

Konuşmasında Filistin’deki soykırıma karşı mücadelenin önemine değinen Avukat Gülden Sönmez, Gazze’deki direnişin İsrail’in yayılmacı politikalarına karşı büyük bir cevap olduğunu, Filistin’de artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyledi.

Bütün dünya halklarının İsrail’in soykırımına karşı ayağa kalktığını, büyük yürüyüşler yaptığını söyledi. Türkiye’de büyük eylemlerin yapılmamasının önemli bir eksiklik olduğunu da sözlerine ekledi. Eylemlerin büyüklüğünde sosyal medyanın olumlu katkısına vurgu yaptı.

Geçmişte ana akım medyanın toplumları yanlış yönlendirebildiğini, şimdi sosyal medya sayesinde manipülasyonların sona erdiğini, dayanışmanın öne çıktığını söyleyen Gülden Sönmez, halkların artık her türlü duyguyu birlikte paylaşabildiğini, devletler arasında ne tür planlar olursa olsun, halklar arasında dayanışmanın sürdüğünü açıkladı.

Somut talebimizin ne olması gerektiği sorusuna karşı; işgalin son bulması, işkencelerin, soykırımın son bulması gerektiğini söyledi.

Gülden Sönmez, ABD Dışişleri Bakanı Blinken’a karşı Dışişleri Bakanlığı önünde tek başına yaptığı protesto eylemini de anlattı: “Blinken’in hiç tepki görmeden gelip gitmesini kabullenemezdim. Polisin bana gösterdiği tepki, gösteri yapma hakkıma bir müdahaledir. İnsanların protesto yapma hakkı vardır, ABD’de polis belli bir mesafeye kadar yaklaşmaya ve protesto etmeye izin verir, bizde izin verilmemesi yasal değil. Blinken için 1,5 kilometre uzağından polis barikat kurmuş, en fazla 100 metre olmalıydı. Blinken’in protesto etmemizi görmesi gerekir. Ben eylemimle bunu sağladım, herkesin yapmak istediğini yapmış oldum. Biraz da aktivizm tecrübesi ile polis barikatlarını geçtim. Tam Blinken’ın çıkışında elimdeki Filistin bayrağını açtım. Bir süre çıkamadı oradan. Benim gözaltına alınmam beklendi. O Filistin bayrağını da polisten muhakkak geri alacağım” dedi.

Programın tamamını izlemek için tıklayınız.